Şakacı Tavşan ve Sevimli Komşuları

Bir zamanlar, çimenlerin yeşil, gökyüzünün masmavi olduğu bir köyde, Şakacı adında bir tavşan yaşarmış. Şakacı, ismini hak edecek kadar şakalar yapmayı seven, enerjik ve neşeli bir tavşanmış. Köydeki tüm hayvanlar onu çok severmiş, ama bazen yaptığı şakalar, arkadaşlarını hem şaşırtır hem de biraz kızdırırmış.

Bir sabah Şakacı, yuvasından dışarı çıkmış ve kendini yine bir oyun oynamak isterken bulmuş. “Bugün kime ne şaka yapsam acaba?” diye düşünmüş. Aklına ilk gelen komşusu, minik sincap Zıp Zıp olmuş.

Tavşan: “Zıp Zıp! Hey, Zıp Zıp! Neredesin?”

Zıp Zıp, büyük bir meşe ağacının altında, cevizlerini topluyormuş. Tavşanı görünce, gülümseyerek el sallamış.

Zıp Zıp: “Merhaba Şakacı! Ne yapıyorsun?”

Tavşan, sinsice bir gülümsemeyle yaklaşmış ve şakayla karışık bir sesle: “Ah, Zıp Zıp! Ceplerine biraz dikkat etsen iyi olur, geçen gün koca bir kuş senin tüm cevizlerini çaldı!”

Zıp Zıp’ın gözleri kocaman olmuş, hemen cevizlerine bakmış. Cevizlerinin yerinde durduğunu görünce rahatlamış ama tavşanın yüzündeki o muzır gülümsemeden de işin bir şaka olduğunu anlamış.

Zıp Zıp: “Şakacı! Senin şakalarından bıktım doğrusu! Ama bu sefer yakalanmadım, haha!”

Tavşan, kahkahasını zor tutarak: “Bir gün seni gerçekten kandıracağım, bekle de gör!” demiş.

Şakacı Tavşan’ın şaka arayışı bitmemiş. Bu kez, komşusu Tavuk Hanım’a doğru zıplayarak gitmiş. Tavuk Hanım, kümeste yumurtalarını sıcacık tutmaya çalışıyormuş. Şakacı Tavşan, gizlice kümese yaklaşmış ve tavukları hafifçe ürkütmüş.

Tavuk Hanım: “Ne oluyor? Kim var orada?”

Tavşan, kıkırdayarak yanına gelmiş: “Aman Tavuk Hanım, yumurtalarınızın üstünde bir yılan gördüm de seni uyarmaya geldim!”

Tavuk Hanım bu sözleri duyar duymaz, gözleri fal taşı gibi açılmış, kanatlarını çırparak etrafa bakınmaya başlamış.

Tavuk Hanım: “Ne? Yılan mı? Neredeee?!”

Şakacı Tavşan, gülmeye başlayınca, Tavuk Hanım’ın yüzü sinirle dolmuş. Ama sonra neyin peşinde olduğunu anlamış.

Tavuk Hanım: “Ah, Şakacı! Yine mi? Bir gün bu şakaların yüzünden başımız derde girecek, bilmiş ol!”

Tavşan, kahkahalarla oradan uzaklaşırken: “Aman Tavuk Hanım, biraz eğlence kötü mü olur?”

Derken, tavşanın gözü komşusu, yaşlı kaplumbağa Tosbik’e ilişmiş. Tosbik her zamanki gibi yavaş yavaş çimenler üzerinde yürüyormuş. Şakacı, bu kez ona bir şaka yapmaya karar vermiş. Tosbik’in yanına sessizce yaklaşıp onu korkutmayı planlamış.

Tavşan: “Tosbik, dikkat et! Arkanda kocaman bir su birikintisi var, hemen oraya düşeceksin!”

Tosbik, sakin sakin başını çevirip bakmış ve ağır bir şekilde: “Şakacı, su birikintisi mi? Beni kandırabileceğini sanıyorsun ama ben yavaşım, evet… Fakat o kadar da kör değilim.”

Tavşan biraz mahcup olmuş, ama sonra yine gülmeye başlamış. Tosbik ise Şakacı’nın arkasından hafifçe gülümsemiş.

Şakacı, köydeki herkesi şakalarla neşelendirdiğini düşünerek zıplamaya devam etmiş. Fakat günün sonunda, herkes biraz yorulmuş. Tavuk Hanım, Zıp Zıp ve Tosbik, bir araya gelip Şakacı’ya bir ders vermeye karar vermişler.

Zıp Zıp: “Şakacı, sürekli şaka yapıyor ama bu kez biz ona bir şaka yapalım. Ne dersiniz?”

Tavuk Hanım: “Harika fikir! Ona biraz ders vermenin zamanı geldi.”

Tosbik: “Yavaş ama sağlam bir plan yapalım, o da biraz şaşırsın.”

Hep birlikte bir plan kurmuşlar. Ertesi sabah, Şakacı Tavşan, yine şaka peşinde koşarken, birdenbire tüm arkadaşlarının kaybolduğunu fark etmiş. Çimenler boş, kümeste tek bir tavuk bile yok, Zıp Zıp ortalıkta görünmüyormuş.

Tavşan: “Herkes nereye gitmiş acaba? Bugün hiç kimseyi bulamıyorum…”

Şakacı, köyde bir ileri bir geri dolaşmış ama tek bir hayvan bile görememiş. O sırada, büyük bir taşın arkasında bir ses duymuş.

Tavşan: “Kim var orada?”

Birdenbire, Zıp Zıp, Tavuk Hanım ve Tosbik ortaya çıkıp hep bir ağızdan bağırmışlar: “Seni kandırdık!”

Şakacı Tavşan, önce ne olduğunu anlamamış ama sonra arkadaşlarının ona şaka yaptığını fark edince kıkırdamaya başlamış.

Tavşan: “Vay canına, sonunda beni de kandırdınız ha! Çok iyi iş çıkardınız.”

Zıp Zıp, gülerek: “İşte böyle Şakacı! Şakaların güzel ama bazen biz de biraz nefes almak istiyoruz.”

Tavuk Hanım: “Evet, biraz ara vermen hiç fena olmaz.”

Tosbik: “Ama bu demek değil ki tamamen dur. Şaka iyi bir şey, doğru yapıldığında.”

Şakacı, arkadaşlarına sarılarak: “Haklısınız, belki de biraz abartmış olabilirim. Ama şaka yapmak yine de çok eğlenceli, söz veriyorum ki artık dozunda tutacağım!”

Böylece Şakacı Tavşan, arkadaşlarına şaka yapmaya devam etmiş ama bu kez onları zor durumda bırakmamaya dikkat etmiş. Herkes mutlu bir şekilde yaşayıp gitmiş ve Şakacı, hem şakalarıyla hem de neşesiyle köyün en sevilen tavşanı olarak kalmış.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir